Pazar günleri, her normal evde olduğu gibi, sabah saatlerinde gazeteler ellere alınır ve manşetler tek tek incelenir. O hafta hangi çarpıcı olaylar olmuş, dünyada neler dönüyor, o ünlü ne yapıyor, borsa ne durumda; bunların hepsi karış karış kurcalanır. Manşetleri ve haberleri bir ana yemek gibi düşünecek olursak, bulmacalarımız da tatlılarımız olur herhalde. Tatlı yemek kadar zevklidir bulmaca çözmek. Alırsınız kaleminizi, kaleminiz çatalınızdır. Başlarsınız yemeye, yani çözmeye. Bulmacayı çözdük, sudokuyu çözdük, kare bulmacayı çözdük, bitirdik. Sıra geldi kontrol etmeye. Son sayfayı açtınız ve oradaki o insanın sinirini alt üst eden başlığın altında birkaç cevap var. O başlığın adı ise "dünkü bulmacanın çözümleri" veya "geçen haftanın çözümleri". Şimdi bu tatlıyı yiyen insan hesabı öder mi? Ben şahsen ödemezdim.
Aslında gazeteyi ve bulmacayı hazırlayan insanlar çok kurnazlar. O günkü gazetede dünkü bulmacanın cevapları var ise, yarınki gazetede bugünün cevapları olacak. Al sana gazeteyi satmak için muhteşem bir strateji!
Bu strateji kimi insanda işleyeceği gibi, kimi insanda olumsuz etki bırakacaktır. Şahsen bunun yapılması beni o gazeteden uzak tutmakta.
Herkese mutlu pazarlar dilerim.